IDEA Sohbetleri 6 - Gamze Güven & Tevfik Balcıoğlu
ETMK IDEA sohbetlerinin altıncısı Prof. Dr. Tevfik Balcıoğlu moderatörlüğünde TMMOB Mimarlar Odası Endüstriyel Tasarımcılar Komisyonu üyesi ve endüstriyel tasarımcı Gamze Güven ile gerçekleşti. Balcıoğlu, 90'ların sonundan günümüze tasarımcının verdiği röportajları inceleyerek bir dizi soru hazırlamıştı. Tasarımcının 30 yılı aşan deneyimine şahitlik etmemize imkan sağlayan tüm sorulara ve yanıtlara ETMK YouTube hesabından ulaşabilirsiniz.
"Mesleki olarak çeşitlilikten haberdar olmak, farklı üretim yöntemleri ve malzeme keşfini yaptıktan sonra tasarımcının belirli bir alana derinleşmenin gerektiğini söyleyebilirim." diyen Gamze Güven, kurucusu olduğu Tasarımüssü bünyesindeki çalışmalarda bugün ambalaj tasarımı alanına yoğunlaşıyor.
Tevfik Balcıoğlu: Son yıllarda yaptığın işleri anlatırken ambalaj tasarımı alanına uzmanlaştığınızı dile getirdin. Ekip olarak asıl alanınızın bu olduğunu mu söylüyorsunuz?
Gamze Güven: Evet, işlerimizin yüzde 80’i ambalaj alanında. Hızlı tüketim ürünleri sektörüne tasarlarken mutluyum, çünkü pazarlamadan veriyi almak daha mümkün. Pazarlama stratejisi belli ve siz briefi aldığınızda daha profesyonel bir sektör ile karşılaştım. Tasarladığımız ürünler odak gruplarda tüketici ile buluşuyor. Başarılı olacağına emin olarak, nicel ve nitel araştırmalar ve tüketici gözlemleri ile ulaşıyorlar. Keyfe keder bir sektör olmaması bize iyi geldi.
Tevfik Balcıoğlu: "Geri dönüşümün tek sorunu ekonomik olmaması" demişsin…
Gamze Güven: Bu bize tedarikçilerin söylediği bir cümle. Uzun yıllardır ambalaj sektöründe ve özellikle plastik malzeme ile çalıştığım için vicdan azabı çekiyorum. Her şey çöp oluyor, denize ya da havaya karışıyor. Yerine cam ya da kağıt koymak da mümkün olamıyor. Bio çözünür malzemeleri tedarikçilere öneriyoruz, ancak maliyet ya da satın alma bölümlerinin, üreticilerin veya tedarikçilerin alışkanlıklarını değiştirmek zor oluyor. Son yıllarda, ilginç başka bir yol deniyorum, daha kar elde edecekleri yöntemi anlatıyoruz; bu yeniden dolum ya da %100 geri dönüştürülmüş malzeme tercih etsinler diye ısrar ediyorum. Bunun için mühendisler, üreticiler ile bir araya geliyor ve emek veriyorum. Bunu bir hizmet tasarımına dönüştürmek ne kadar mümkün olabilir, otomasyon olan bir dolum imkanı yaratılabilir mi gibi mücadelemiz var, ancak henüz yolun başındayız.
Tevfik Balcıoğlu: Tasarımcının kendi özgün kimliği var, şirketin de kimliği var. Bir noktada bu iki kimlik bir çatışmaya giriyor...
Gamze Güven: Çatışmaya girmiyor da, birçok marka tasarımcı ile markaya yeni bir yol, ufuk açsın diye bir araya geliyor ve rakiplerine fark yaratsın diye bekliyor. Tasarımcının markanın standart kimliğine uyum sağlaması ya da tam tersi diye bir durum yok. Pazarlama stratejisi olarak hedeflediklerine uyum sağlmalıyız. Radikal bir değişiklik talep ediyorlarsa mutlaka briefe bağlı olarak adım atmalıyız. Bizim yüzümüz çok eskidi ve gençleşmek istiyoruz diyebiliyorlar. Bir tasarımcı olarak, benim çizgim budur diye hareket etmek bana doğru gelmiyor. Onun yerine şunu sahiplenmek bana iyi geliyor; iş yapış biçimi ve titizlik ile hizmet vermek. Süreci takip etmek, zamanı iyi kullanmak, ürünün arkasında durmak ve üretime dek takip etmek, yenilikçi çözümler önermek uzun vadeli işbirliklerini beraberinde getiriyor.
Tevfik Balcıoğlu: Tasarımın ve tasarım kavramının genişlemesine ne diyorsun? Kullanıcı deneyimi gibi son yıllarda popüler olan alanlarla bağlantılarınız nasıl?
Gamze Güven: 8-10 yıldır bu konuya kafa yoruyorum, fırsat oldukça da müşterilerime bir olta atıyorum. Benim uzmanlığım değil, tek başıma yapamam ama fikirsel olarak acaba farklı bir hizmet tasarımı, sistem tasarımı olarak yapabilir miyiz diye sorguluyorum. Bir gıda mühendisi değilim, ancak müşterime farklı lezzetler ya da deneyimler önerdim. Ar-ge ekipleri ya da gıda mühendisleri çalışabiliyor. Son yıllarda hizmet, deneyim ya da sistem tasarımı gibi başlıklarda eğitime dahil edilmesini önemli buluyorum. Biz ekip olarak özellikle deneyim tasarımına önem veriyoruz. Yaptığımız her tasarımın tüketilirken sunduğu bir deneyim var.
Eğitimde gözlemlediğim en kritik konu üretim ile ilgili bilgi eksikliği. Hayal ettiklerinin gerçekleştirilebilirliği de önemli. Genç tasarımcıların gerekirse bireysel olarak üretim alanına girip bu deneyimi yaşamaları gerekiyor. Modellemeyi çok iyi yapıyorlar, ancak üretim çizimleri konusunda, bizim öğrendiğimiz teknik, detay, montaj gibi rasyonalitesini es geçmemeliyiz.